Selçuk Üniversitesi (SÜ) Rektörü Prof. Dr. Metin Aksoy, Ardahan Üniversitesini ziyaret ederek, “Bütün kaynaklarımızı Ardahan Üniversitesindeki akademisyenlere açıyoruz. Gönül köprüsü ile birlikte Selçuk Üniversitesinin imkanlarını, Ardahan Üniversitesi ve Bitlis Eren Üniversitesinin kullanımına sunuyoruz. YÖK Anadolu Projesini işaret fişeği olarak görüyoruz” dedi.

YÖK Anadolu Projesi ile 12 kıdemli üniversitenin öğretim üyeleri, 2006’dan sonra kurulan 15 genç üniversitenin çeşitli bölümlerdeki öğrencilerine ders verecek ve araştırma alanlarında danışmanlık yaparak yol gösterecek. Üniversiteler, araştırma altyapılarını ve kütüphane olanaklarını birbirlerine açacak. Proje ile lisansta olduğu gibi yüksek lisans ve doktora seviyesindeki genç akademisyenlere de önemli imkânlar sağlanacak. Üniversitelerin “açık bilim-açık erişim” ve uzaktan eğitim olanakları da projenin yürütülmesinde kolaylık sağlayacak. Genç üniversiteler Ağrı İbrahim Çeçen, Ardahan, Artvin Çoruh, Bartın, Bayburt, Bingöl, Bitlis Eren, Erzincan Binali Yıldırım, Hakkari, Iğdır, Kilis 7 Aralık, Munzur, Muş Alparslan, Siirt ve Şırnak üniversiteleri; kıdemli üniversiteler ise Ankara, Bursa Uludağ, Çukurova, Ege, Erciyes, Gazi, Gebze Teknik, Hacettepe, İstanbul Teknik, İstanbul, Orta Doğu Teknik ve Selçuk üniversiteleri olarak belirlendi. Proje kapsamında Türkiye’nin en köklü üniversitelerinden biri olan Selçuk Üniversitesi, bilgi ve tecrübelerini Bitlis Eren Üniversitesi ve Ardahan Üniversitesi ile paylaşıyor.

“Selçuk Üniversitesi araştırmacı kimliğini ve üst sıralarda yer alma geleneğini bırakmadı”

SÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Aksoy, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Emrullah Eken ve Prof. Dr. Ahmet Tuğrul Polat ile birlikte Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Biber’i ziyaret etti. YÖK Anadolu Projesi Eşleştirme Protokolünün imzalanmasının ardından gerçekleştirilen ve YÖK Anadolu Projesinin detaylarının ele alındığı toplantıda konuşan Rektör Prof. Dr. Aksoy, “Türkiye’deki tecrübeli üniversitelerden birisi olan Selçuk Üniversitesi, İngiltere merkezli dünyanın en büyük sıralama kuruluşu olan Times Higher Education’ın yaptığı çalışmaya göre, genç üniversiteler listesinde dünyada ilk 400 üniversite arasında yer aldı. Üniversitemiz, Asya üniversiteleri sıralamasında ise yine ilk 400’de bulunuyor. YÖK Anadolu Projesi kapsamında TÜBİTAK kaynaklı verilerin alınarak yapıldığı eşleştirmeler çerçevesinde kimya ve gıda güvenliğinde Türkiye’deki bütün üniversiteler arasında ilk 3’teyiz. Otomasyonda ilk 10’dayız. Dünya sıralamasında ilk 300’lerde olduğumuz iktisadi ve idari bilimler gibi bölümler var. Bütün bunlar Selçuk Üniversitesinin araştırma geleneği ve köklü yapısıyla bağlantılı. Selçuk Üniversitesi kendi bünyesinden birçok üniversite çıkardı. Araştırmacı kimliğini ve üst sıralarda yer alma geleneğini bırakmadı” dedi.

“YÖK Anadolu Projesini işaret fişeği olarak görüyoruz”

1975 yılında kurulan Selçuk Üniversitesinin, 78 bin civarında öğrenciye eğitim verdiğini belirten Prof. Dr. Aksoy, “3 bine yakın akademik personeli, 4 bin 29 idari personeli bulunan Selçuk Üniversitesi, öz kaynaklara sahip bir Üniversite hüviyetine sahip. Fiziki anlamdaki yapılanmayı tamamlamış durumdayız. Amacımız, bilimsel çalışmalara katkı sağlamak, teşvik etmek. Borçsuz bir üniversite olmak için gayret ediyoruz. Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) yönergesi ve Selçuk Üniversitesi ‘atanma ve yükseltme yönergesi’ güncellendi. Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Selçuk Üniversitesi Aşı Geliştirme Uygulama ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Osman Erganiş ve ekibi, yürüttükleri projeyle ’SARS-CoV-2’ virüsünü izole ederek inaktif aşı çalışmalarına devam ediyor. Hazırlanan aşıların deney hayvanları üzerindeki denemeleri tamamlanmış olup FAZ çalışmaları başlamıştır. Aşının 2021 yılı içerisinde üretime geçilmesi yönünde çalışmalar devam etmektedir. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nadir Koçak ve ekibi tarafından da Covid-19’a karşı mRNA özelliği taşıyan aşı projesi geliştirildi. Proje, hayvan deneyleri aşamasına gelmiş olup çalışmalar devam ediyor.

Ardahan Üniversitesi, YÖK Anadolu Projesi kapsamında eşleştiğimiz bir üniversite. Bütün kaynaklarımızı Ardahan Üniversitesindeki akademisyenlere açıyoruz. Gönül köprüsü ile birlikte Selçuk Üniversitesinin imkanlarını, Ardahan Üniversitesi ve Bitlis Eren Üniversitesinin kullanımına sunuyoruz. YÖK Anadolu Projesini işaret fişeği olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.

“Dijitalleşme konusunda önemli adımlar attık”

SÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emrullah Eken de, “YÖK Anadolu Projesi eşleştirme protokolü kapsamında Ardahan Üniversitemiz ile tarih, batı dilleri ve edebiyatı, İslami ilimler, Türk müziği alanında karşılıklı bilimsel etkileşim noktasında bir aşamaya geçildi. Hocalarımız ders vermeye başladı. Selçuk Üniversitesindeki akademik birikim ön plana çıktı. Biz, dijitalleşme konusunda önemli adımlar attık; altyapımızı güçlendirdik. Bu adım, Ardahan Üniversitesi ile olan etkileşimde çok ciddi bir katkı sağladı. Bu birlikteliğimiz devam edecek. Selçuk Üniversitesi gerek akademik gerekse bilimsel altyapı noktasında uluslararası düzeyde söz sahibi bir Üniversite. Şu anda öğrencilerimiz belgelerini e-devlet üzerinde alabiliyor. Eğitimin yanı sıra araştırmaya yönelik de birlikte adımlar atılacak. Her birimiz, bir bütünün parçasıyız. Aramızdaki iletişim, bilimsel aktiviteler artarak devam edecek” diye konuştu.